Maya Takviminin Son günü

Google 21 Aralık 2012 için maya takviminin son günü doodle hazırladı.
Google Maya takviminin son günü doodle
Maya takviminin son günü

Mayalar Uygarlığı ?
Maya uygarlığı, binlerce yıl boyunca Meksika'nın güneydoğusundan, Honduras, El Salvador ve Guatemala'ya kadar uzanan bir bölgede hüküm sürmüştür. Meksika’nın güneydoğusunda beş devlet kurmuş Mayalar (Campeche, Chiapas, Quintana Roo, Tabasco ve Yucatán), tarihleri boyunca yüzlerce lehçe üretmişlerdir ve bu lehçelerden bazıları günümüzde hâlen konuşulan 21-44  Maya dilinin oluşumunu sağlamıştır. Bu uygarlık MÖ 600 dolaylarında yükselişe geçmiş, M.S. 3. yüzyılda altın çağına (klasik dönem, M.S. 250-900) adım atmış, kent-devletlerinin siyasi kargaşalar sonucunda çöktüğü M.S. 900'e dek, geniş bir alanda varlığını sürdürmüş ve İspanyol işgaliyle de sona erme sürecine girmiştir. Maya uygarlığı birçok bakımdan sona ermişse de, yaygın inanışın aksine Mayalar yok olmamışlardır, hâlen bu ülkelerde yaşamakta ve Maya dillerinden bazılarını konuşmaktadırlar.

Maya Takvimi?

Mayalar’ın zamana ilişkin çalışmalarında esas olarak iki takvimleri vardı Tzolkin denen takvim dinsel nitelikliydi, bu takvime “kutsal yıllık”, “büyülü takvim”, “ayin takvimi” de denirdi. Haab denilen takvim ise güneş takvimiydi. Güneş yılını Mayalar 365,2420 olarak belirlemişlerdi; modern astronomiye göreyse güneş yılı tam olarak 365,2422 gündür. Yani dakika ve saniye gibi zaman ölçülerinden yoksun olduğu varsayılan Mayalar’ın hesabı ile modern astronominin hesabı arasındaki yıllık fark yalnızca 17 saniye idi.  Dinsel takvim 260 (20x13), güneş takvimi ise 365 günden (kin) oluşuyordu. 365 günlük güneş yılını 20 günlük 18 ayın sonunda, eski Mısırlılar ve Yunanlılar’daki epagomenayı andırır tarzda, yaptıkları beş günlük ilaveyle elde ederlerdi ki, buna bu yüzden “muğlak yıl” da denir. Her iki takvim için 18.980 günlük bir periyot sonunda, yani 365 günlük 52 yıl veya 260 günlük 73 yıl sonra bir çakışma sözkonusuydu, bu periyot 52 “muğlak yıl” olarak belirtilir. Takal'ik Ab'aj'da 5 no.'lu stel;Uzun Hesap tarihlerinin kaydedilmesi Maya astronomisi, ilginç biçimde, ancak bugünkü modern astronomi hesaplamalarıyla bilinen "Venüs yılı"nı (synodic period]) da daha o zamanda hassas bir biçimde saptayabilmişti. Mayalar’ın 584 gün olarak hesapladıkları Venüs yılı günümüzde 583.92 gün olarak saptanmıştır. Mayalar Venüs’e (Chak ek) bilinmeyen bir nedenle neredeyse Güneş’ten bile daha fazla önem vermişlerdir. Mayalar’ın "Venüs yılı periyodu" Dresden Elyazması’nda görülebilir.Kimileri Mayalar’ın Venüs’e verdikleri bu önemi, kadim zamanlarda bölgeye Venüs’ten gelmiş olabilecek ziyaretçilere bağlar. Ayrıca, 65 “Venüs yılı” süren her dönemin sonunda, “güneş yılı”nın, “dinsel yıl”ın ve “Venüs yılı”nın başlangıcının 52 “muğlak yıl" süren yeni bir periyodun başlangıcıyla tam olarak çakıştığını gözlemlemişlerdir.Ancak dünyanın dolanım süresi aslında 365,2422 gün olduğundan, bu sistemde “muğlak yıl” sürekli olarak güneş yılından önde gitmekte, giderek aylar mevsimlerden uzak düşmektedir. İlginçtir ki, Mayalar’ın bu sorunu bir şekilde aştıkları, "tropikal yıl"ı bildikleri görülmektedir. Ayrıca Mayalar iki yeniay arasında geçen süreyi (kavuşum ayını) 29,53020 olarak hesaplamışlardır ki, bu süre günümüzde 29,53059 olarak saptanır.Dünya insanlığının çok uzun zaman boyunca var olduğuna ve tufan benzeri birçok yıkım dönemi geçirmiş olduğuna inanan Mayalar, takvimlerinin yanı sıra, “uzun hesap” denilen oldukça uzun dönemleri içeren, şaşırtıcı bir zaman hesabı sistemi kullanmışlardır. Bu sistemin başlangıç noktası tam olarak MÖ 3113 yılının 12 Ağustos günüdür.S.G.Morley’e göre bu, “ilahların doğum tarihi” olarak görülen bir tarihti. Tarihler ile süreler, Ay, Güneş ya da Venüs yılıyla değil, tekrarlanan bu uzun dönemlerin katlarıyla ifade ediliyordu. Bu sistemde 7.200 güne 1 katun, 144.000 güne 1 baktun, 2.880.000 güne 1 pictun deniyordu.En uzun periyot olan alautun ise 23,040,000,000 günü (yaklaşık 63 milyon yıl) kapsamaktadır

Mayalar ve Kehanetleri?

Mayalar, gerek mimarileri bakımından, gerek olağanüstü matematik, takvim ve astronomi bilgileri bakımından, gerekse kentlerini bilinmeyen bir nedenle aniden terketmeleri bakımından kimilerine gizemli bir uygarlık olarak görünmektedir.Gizemli konulara ilgi duyan yazarlar ve ufologlar, Mayalar'ın bazı alanlardaki olağanüstü bilgilerini, battıkları ileri sürülen efsanevi kıtalardan gelmiş olmalarına ve uzaylılarla temas kurmuş olmalarına bağlarlar. Bunlara göre, Maya metinlerinde ve Maya sanat ve mimarisinde Dünya’nın bu eski devirlerine ve uzaylılarla irtibatına ilişkin işaretler bulunmaktadır ve aslında, Maya tarihinde bir ilerleme değil, bir çöküş, yüksek bir uygarlık düzeyinden gerileme yaşanmıştır. Bugün nasıl ileri toplumların yanı sıra, hâlen bazı ilkel düzeyde toplumlar bulunuyorsa, Mayalar’ın ileri bir uygarlık düzeyinde bulundukları dönemde, bölgede geri bir düzeyde yaşayan topluluklar da vardı; uygarlığın hep gelişme göstermiş olduğu tezinden hareketle oluşturulan tarih yanlışlıklar doludur. Gelişme gösteren topluluklar olduğu gibi, ileri bir düzeydeyken MÖ 10000 yıllarından itibaren gerileme ve çöküş sürecine giren topluluklar da vardır ve kozmik irtibatla bir süre dengede kalabilmiş topluluklar da olabilir. “Mayalar” adlı kitabında Mayalar'ın geçmişte manyetik eksenin ve kutupların yer değiştirmiş olduğunu bildiklerini, ayrıca 405 dolunayın 11.960 günlük periyodunu ve 25.626 yıllık presesyon periyodunu hesaplamış olduklarını ileri süren Yılmaz Aydın, konuya ilişkin olarak şu fikri savunur: Nasıl günümüzde bir yanda uzay teknolojisi yaşanırken diğer yanda dünyanın çeşitli bölgelerinde insanlar ilkel koşullarda yaşamlarını devam ettiriyorlarsa, geçmişte de bir yanda Maya uygarlığı varken, diğer yanda Orta Amerika’da geleneklerinin etkisi altında oldukça geri düzeydeki toplumlar var olmuştur. Bugün teknolojiyi sindirmeden yaşayan topluluklara bakıp tüm 21. yüzyıl hakkında "ilkel topluluk" damgası vurulamayacağı gibi, geçmişteki kültürel anlamda gelişmemiş bazı topluluklara bakıp o dönem hakkında da kesin yargılarda bulunamayız. Yılmaz Aydın, ayrıca, kitabında, Maya efsanelerine göre, Uxmal kentinin, ıslık çalarak taşların kendiliğinden yerinden kalkmasını sağlayan, yok olmuş bir cüce ırk tarafından kurulmuş olduğuna değinir ve "Uxmal’da yemeği bile yarıda bırakarak yok olmuş bir halka ait, yarısı yenmiş yemek tabakları hâlen durmaktadır. Kimden ya da neden kaçtılar, bilinmiyor." der. Mayalar'la ilgili bir başka gizemi de Maya kazılarında keşfedilen kristal kafatasları ve Yucatan'da keşfedilmiş, dünyada pek rastlanmayan anormal kafatasları oluşturmaktadır. Bazı araştırmacıların Mayalar’ın kutsal kitabı Popol Vuh’a yer alan bilgileri yorumlamasına göre Mayalar yeryüzündeki canlıların bugüne dek her biri çok uzun zaman dilimlerini kapsayan ve tufan benzeri yıkımlarla sona eren dört çağ ya da devir geçirtiği belirtilmektedir.


Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Maya_uygarlığı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder